Denizin iki kilometre altındaki sürpriz keşif: Dikey bir taş duvar

Pasifik Okyanusu’nun ortasında yer alan Papahānaumokuākea, yalnızca dünyanın en büyük deniz koruma alanı değil, aynı zamanda en geniş albatros kolonisine de ev sahipliği yapıyor. Bu eşsiz bölge, yaban hayatını koruma konusundaki başarısıyla sık sık “geleceğin simgesi” olarak anılıyor. Etkili koruma uygulamaları sayesinde sadece bölgenin kendisinde değil, çevresindeki sularda da ekosistem yeniden canlanma belirtileri gösteriyor. Bu durum, deniz koruma alanlarının ekolojik açıdan ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Ancak Papahānaumokuākea’nın barındırdığı sırlar halen tam anlamıyla açığa çıkmış değil. Nisan 2025’te, NOAA Ocean Exploration ve 2025 Beyond the Blue ekibinin gerçekleştirdiği keşif gezisi, bu koruma alanının derinliklerinde bugüne dek kayda geçmemiş detaylara ulaştı. Gece boyunca deniz tabanına dair veri toplayıp sabah saatlerinde uzaktan kumandalı araçlarla (ROV) dalış yapan ekip, araştırmalarında 200 metrenin altındaki derinliklere odaklandı. Amaç; sünger ve mercan topluluklarının bulunduğu yaşam alanlarını, deniz dağlarını, tarihi batıkları ve su sütununu daha yakından incelemekti.

İlk dalış 11 Nisan’da yapıldı ve ekibin karşılaştığı canlılar oldukça dikkat çekiciydi. Büyük cam süngerlerin yanı sıra çapı bir metreden fazla olan devasa bir hidrozoan türü görüntülendi. Ayrıca deniz domuzları, derin deniz kertenkele balıkları, nadir ya da henüz tanımlanmamış denizanaları ve ABD Donanması’na ait uçak gemisi USS Yorktown’un batığı da gözlemler arasındaydı.

2.040 metre derinde sürpriz keşif

22 Nisan’da, Dünya Günü’nde yapılan dokuzuncu dalış ise araştırma ekibini jeolojik açıdan daha da şaşırtıcı bir keşfe götürdü. Dalışın başında Walteria ve Poliopogon türü cam sünger toplulukları izlendi. Ancak dalışın sonlarına doğru, 2.040 metre derinlikte alışılmadık bir oluşum ortaya çıktı: 15 metre yüksekliğinde, 11 metre uzunluğunda ve sadece 4 metre genişliğinde dikey bir taş duvar.

Bu yapı, bilim insanları tarafından bir “volkanik dayk” olarak tanımlandı. Daha önce oluşmuş bir kaya çatlağında magmanın soğuyarak katılaşmasıyla meydana gelen bu duvar, artık bir yaşam alanına dönüşmüş durumda. Yapının akıntıya bakan yüzeyinde geniş Hemicorallium (pembe mercan) kolonileri ve aralara serpiştirilmiş Primnoid mercanlar yer alıyor. Bu durum, jeolojik yapının aynı zamanda biyolojik çeşitliliği de desteklediğini gösteriyor.

NOAA Ocean Exploration ekibinin yürüttüğü bu araştırmalar, Papahānaumokuākea’nın yalnızca korunması gereken bir doğal alan değil, aynı zamanda halen birçok sırrı barındıran bir keşif alanı olduğunu ortaya koyuyor. Daha önce aynı bölgede bulunan ve bilim insanlarının “sarı tuğlalı yol” olarak adlandırdığı ilginç jeolojik oluşumun ardından, bu son keşif de deniz tabanının ne kadar dinamik ve bilinmezlerle dolu olduğunu yeniden hatırlatıyor.

Keşif sırasında elde edilen tüm gözlemler, dalış günlükleriyle birlikte NOAA’nın resmi internet sitesinde detaylı olarak paylaşıldı.

Related Posts

Panik butonu açıldı: Dünya’ya bir uzay gemisi yaklaşıyor, tarihi de belli

Sosyal medyada yayılan ve tüm dünyada paniğe yol açan bir iddia gündemi sarstı: Güneş Sistemi’ne giren gizemli bir cismin, düşman bir “uzay gemisi” olduğu ve Dünya’ya doğru hızla yaklaştığı öne sürüldü.

Apple’ın daha akıllı Siri’si bahara ertelendi: İşte yeni özellikler

Apple, uygulama içi karmaşık görevleri yerine getirecek yenilenmiş Siri’yi baharda piyasaya sürecek. İşte App Intents özelliği, test edilen uygulamalar ve gecikmenin sebepleri.

Yapay zeka Spotify’da kontrolü ele geçiriyor: Müzik artık eskisi gibi değil!

Spotify’ın yapay zeka destekli algoritmaları, müzik dinleme alışkanlıklarımızı tamamen değiştirse de, bu dönüşüm insanlığın duygusal bağlarını zayıflatıyor ve sanatçıların emeğini yok sayıyor. Müzik artık sadece bir deneyim değil, yapay zeka hesaplarına teslim edilen bir sürece dönüşüyor.

Erzurum’dan gökyüzü seyri

Bilim tutkunlarının sabırsızlıkla beklediği TÜBİTAK Gökyüzü Gözlem Etkinliği, bu yıl Türkiye’nin Erzurum Konaklı Kayak Merkezi’nde düzenleniyor. Şehir ışıklarından uzak, yüksek rakımlı ve doğayla iç içe bu özel mekânda gerçekleştirilecek etkinlik …

Bikiniyi icat eden adamın inanılmaz arabası… Yeniden gün yüzüne çıktı ve rekor fiyata satıldı

Bikininin mucidi Louis Réard, sadece plajlarda değil, otomobil dünyasında da unutulmaz bir iz bıraktı. İcadını tanıtmak için tasarlattığı göz alıcı tekne şeklindeki otomobil, on yıllar sonra yeniden gün yüzüne çıktı ve rekor bir fiyata alıcı buldu.

Fallout’un karanlık şehri Necropolis bu kez FPS olarak karşımızda

Fallout’un efsanevi bölgesi Necropolis, hayran yapımı “Fallout: Bakersfield” moduyla FPS olarak geri dönüyor. Fragman ve detaylar burada!